30 Mart 2012 Cuma

Türkiye dünyada ikinci ama nasıl?


550X(4+4+4) = 0
4+4+4 modelinde ne konuşuluyor? Eğitim modeli! Peki, milletin vekili dediğimiz kişiler sizce neyi savunuyor olabilir? Hiç düşündünüz mü? 4+4+4 her haliyle tartışabilir elbette lakin savunduğunuz ilke eğitim için ise, o zaman 10 düşünüp 1 konuşacaksınız. Mademki konu çocuklarımızın gelişimi ise bu tartışma-ki bu artık tartışma da değil, artık çirkin bir sokak-kavgasına dönüştü.

Neyin eğitimi bu? Neyin modelini savunuyorsunuz? Eğitim modeli böyle mi halka sunulur, eğitimsizlik aynasında kendinizi sorgulamanız gerekmez mi?
Eğitim modelini eğitimli ve gelişime açık insanlar topluluğu tarafından tartışılması öngörümüzdü ancak gördük ki, Türkiye’nin geleceğine yön verecek insanların da yeni bir eğitim safhasından geçmeleri gerekecek.
Kısacası 550 milletvekili 4+4+4’te sınıfta kaldı diyebiliriz. 
AK Parti anlatmak istediğini tam olarak anlatamadı ve zamanlama hatası yaptı.Muhalefet ise kozu değerlendiremeden büyük fırsatı elinden kaçırdı.
Dünya veriyor Türkiye ise…
Dünya ülkelerinin uyguladığı dini eğitim modeline baktığımızda ise şaşırtan tabloyu görmemek mümkün değil!
Belçika‘da da devlet okullarında din dersi mecburi, ancak Belçika Devleti’nin resmen kabul ettiği 6 dinin hepsi öğretilmek zorunda.
İslam, 1975-76 öğrenim yılından bu yana devlet okullarında okutuluyor. İslam din dersi öğretmenleri Belçika Müslümanlarını temsil eden İslam Yürütme Kurulu ile eğitim bakanlıklarının ortak kriterlerine göre seçiliyor.
ABD‘de çocuklara yönelik din eğitimi anaokullarında başlıyor. Okul öncesi eğitimdeki din dersleri, dini müzikle başlıyor, hikâyeler, İncil’den kısa pasajlar anlatılarak devam ediyor ve dua ile bitiriliyor.
-Almanya, din eğitiminin anayasa tarafından garanti altına alındığı nadir ülkelerden birisi.
-Almanya ve Yunanistan başta olmak üzere bazı AB ülkelerinde, devlet okullarında mecburi din dersleri veriliyor.
-Ortodoksluğun hâkim din olduğu Yunanistan’da, ilkokul üçten itibaren din eğitimi veriliyor.
-Din eğitimi, Polonya ve İtalya gibi koyu Katolik ülkelerde ise seçmeli.
-İngiltere, Danimarka ve Norveç gibi ülkelerde ise, mezhepler üstü bir yaklaşımla düzenlenen zorunlu din derslerinde genelde bütün dinler anlatılıyor.
-Nüfusunun yüzde 87′si Ortodoks olan AB’nin yeni üyesi Romanya‘da da devlet okullarında din dersi eğitimi zorunlu.
-Laiklik yasasını 1905 yılında çıkaran Fransa’da ise, okullarda din eğitimi çok önceden, 1882 yılında kaldırıldı.
Gelelim diğer meseleye…
Şu ana kadar bu modelde ‘zorunlu’ kelimesini duyamadım. Konu zaten seçmeli olan veya olabilecek derslerde… Niye bu kadar tepki gösteriliyor ki, isteyen istediği dersi okusun! Ne var bunda? Her fırsatta demokrasi dersi veren Bey’ler artık ‘Türkiye İran olacak’ korkusunu bir kenara bırakın. Türkiye, İran olsaydı şimdi değil uzun yıllar önce olurdu… Olmadığına ve hatta dünyanın hızlı büyüyen ülkeler arasındaki yerini aldığına göre bize ne yapmak düşer bunun cevabını siz verin.(!)
Hem bu çocuklar dini eğitimlerini nereden alacak? Din eğitiminde sadece İslam mı anlatılıyor? Kur’an kurslarındaki büyük krizleri de gördü bu ülke… İnsanlarımız korka korka dini ibadetlerini yaptılar. Halen işinden olmamak için kendisini gizleyen insanlar var. Ülkelerinde özgürce dini eğitim alıp, özgürce yaşayamıyorlar… Bu insanların diğer insanlardan farkı ne ve haklarını kim savunuyor?
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi 1980’de zorunluydu. O yıllardan bu yana çocuklar ne öğrendi soruyorum herkese? Yolda çekip, ‘Hz. Muhammed’in babasının adı nedir?’ diye sorsan bilmezler…
Almanya Dom Klisesi‘nde bir ayini izlemiştim. Adamlara hayran kaldım… Yetişen bütün nesil, dinini hatta diğer dinleri bile su gibi biliyor. Bizler ise ne durumdayız.
Bu zihniyetler ve gericilik anlayışı sürdüğü sürece bir arpa boyu yol almaz, birbirimizi yemeye devam ederiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder